1-2. Sizinle birlikteyken ürkek, ama aranýzda deðilken size karþý cesur olan ben Pavlus, Mesih'teki alçakgönüllülük ve yumuþaklýkla size rica ediyor, yalvarýyorum: yanýnýza geldiðim zaman, bizi doðal benliðe göre yaþayanlardan sayan bazýlarýna karþý takýnmak niyetinde olduðum cesareti size karþý ayný güvenle takýnmaya zorlamayýn beni. 3. Bedende yaþýyorsak da, bedene dayanarak savaþmýyoruz. 4. Çünkü savaþýmýzýn silahlarý dünyasal silahlar deðil, kaleleri yýkan Tanrýsal güce sahip silahlardýr. 5. Safsatalarý ve Tanrý bilgisine gururla karþý duran her engeli yýkýyoruz, her düþünceyi Mesih'e uysun diye tutsak ediyoruz. 6. Mesih'e tam olarak uyduðunuz zaman, biz O'na uymayan her eylemi cezalandýrmaya hazýrýz.
7. Gözünüzün önündekine bakýn. Bir kimse Mesih'e ait olduðuna güveniyorsa, þunu yine düþünsün ki, kendisi kadar biz de Mesih'e aitiz. 8. Sizi yýkmak için deðil de, geliþtirmek için Rab'bin bize verdiði yetkiyle biraz fazla övünsem de utanmam. 9. Mektuplarýmla sizi korkutur gibi görünmek istemiyorum. 10. Çünkü bazýlarý diyor ki, "Mektuplarý aðýr ve etkilidir, ama kiþisel varlýðý etkisiz ve konuþma yeteneði sýfýrdýr." 11. Böyle adamlar þunu bilsin ki, sizden uzakken mektuplarýmýzda ne diyorsak, aranýzdayken de öyle davranýyoruz.
12. Kendi kendilerini tavsiye eden bazýlarýyla kendimizi bir tutmaya ya da karþýlaþtýrmaya elbette cesaret edemeyiz! Onlar kendilerini kendileriyle ölçüp karþýlaþtýrmakla akýlsýzlýk ediyorlar. 13. Ama biz haddimizi aþarak fazla övünmeyiz; övünmemiz, Tanrý'nýn bizim için belirlediði ve sizlere kadar da uzanan alanýn sýnýrlarý içinde kalýr. 14. Etkinlik alanýmýz size kadar uzanmamýþ olsaydý, sizinle ilgilenmekle kendi sýnýrlarýmýzýn dýþýna çýkmýþ sayýlabilirdik. Oysa Mesih'in müjdesini ta size kadar ilk ulaþtýran biz olduk. 15. Baþkalarýnýn emekleriyle övünerek de haddimizi aþmayýz. Ümidimiz odur ki, sizin imanýnýz büyüdükçe aranýzdaki etkinlik alanýmýz alabildiðine geniþleyecek. 16. Böylelikle Müjde'yi sizlerden daha ötelere yayabileceðiz. Çünkü baþkasýnýn etkinlik alanýnda baþarýlmýþ iþlerle övünmek istemiyoruz. 17. "Övünen, Rab ile övünsün." 18. Kabule deðer kiþi kendi kendini tavsiye eden deðil, Rab'bin tavsiye ettiði kiþidir.